Cinlerle Duasız Mücadele - Korkunun Gölgesi


 Geçen gece ki tam da gece izlenmesi gereken bir film izledim Korkunun Gölgesi, Under The Shadow.  Senarist ve yönetmenliğini Babak Anvari nin yaptığı 2018 yapımı bir korku filmi.
Filmin konusu şöyle: 1989 yılı İran Irak savaşı Tahran’ı derinden sarsarken ve bir yandan da şeriatın yasakları bir gölge misali insanların üzerine çökmüşken, kocası göreve gitmek zorunda kalan Shideh, kızı Dorsa ile yalnız kalır. Apartmanın üzerine füze düşer, bir komşuları hayatını kaybeder. Dorsa, en sevdiği bebeğini kaybeder, Shideh, annesinin ona hediye ettiği çok değer verdiği tıp kitabını kaybeder. Bu kayıplar da savaş ve şeriat yetmezmiş gibi beraberinde kötü cinleri getirir. Küçük Dorsa, bu cinleri ilk fark edendir. Alt kattaki arkadaşı onlardan korunması için kedi tüyü dolu küçük bir top vermiştir ama annesi bu ne diye çöpe atar. Komşularından bir kadın, onlardan kurtulmak için senden aldıkları özel eşyanı bulmalısın der ve git gide boşalan apartmanda mahsur kalan anne kız, oyuncak bebeği ararken cinlerin bir anda ortaya çıkan amansız saldırılarıyla savaşmak zorunda kalırlar. Cinler, Dorsa’nın peşindedir ve dışarıda bomba sesleri vardır.

Farklı bir cin filmi çünkü Müslüman bir ülkede çekilen bir korku filmi olmasına ve teması cinler ve onlardan kurtulmak olmasına rağmen tek bir dua, muska, hacı hoca görmüyorsunuz, duymuyorsunuz. Sanki Müslüman olmayan bir topluluğa dadanmış cinlerle mücadele ediyorlar gibi sadece kaybolan eşyaların peşindeler yani bir Nas okuyayım da bari yanıma gelmesinler diyen yok. Bu haliyle de bana çok değişik geldi çünkü bizim cin filmlerinde ezberdir ve şaşmaz hocaya gidilir, büyü bozulur, muska yazılır vs. Duasız cin filmi mi olur canım? Benim yazdıklarımda da hocalı ya da büyülü bir sahne var. Sanki olmazsa cinli film olmaz gibi geliyor ya bize e olmuş işte hem de gayet güzel olmuş. Bir de rahatsız edici sesler, abartılı makyajlı zorlama korkunç tipler yok. Aslına bakarsanız rüzgâr esiyor, çarşaf uçuyor ve siz yerinizden hopluyorsunuz işte korku filmi böyle olur. Birkaç yerinde daha korkunç olsun diye efekt kullanılmış ama onlar olmasa da olurmuş bence. Kadının kocasının yatakta yatarken birden değişmesi bizim çok dinlediğimiz cinli hikayelerden. Kültür yakın, cin teması tanıdık ama farklı işlenmiş değişik bir film Korkunun Gölgesi. En etkilendiğim sahne de cinlerden çocuğunu kucağına alıp, yalın ayak sokaklara kaçan kadının askerler tarafından durdurulup burası İsviçre mi ne bu halin? Demeleri. Hangisi daha korkunç savaş mı? Şeriat mı? Cinler mi?


Yorumlar