İki çocuklu, yalnız ve hasta bir kadının hayatla mücadelesi... Evet, bu iyi bir olta çünkü Türk halkı için çocuk dedin mi akan sular durur ve hemen empati yapılır. Kadının ona bir türlü yardım etmeyen ve bağrına basmayan annesi, ölmemiş ama öldü sanılan koca ile ne zaman karşılaşacağı merakı, dürüst, iyi kalpli, yardımsever adamla artık aşk yaşasa beklentisi... Bunlar da reyting getiren unsurlar ama Kadın'da öyle biri var ki, asıl reytingleri zirveye taşıyan etkiyi o yaratıyor. İsmiyle çelişik, saf kan ruh hastası, kötülük tohumu, evlerden ırak kız kardeş: Şirin.
Seyirci şu Şirin'e ne olacak, ne yalan söyleyip, kötülük yapacak ve nasıl yakalanıp psikopat şekilde titremeye başlayacak diye izliyor bildiğin. Bu hafta reyting zaferi yine Kadın'daydı çünkü Şirin sağlam bir dayak yedi. Önce seyirci Şirin'e karşı hırslandı da hırslandı çünkü hasta ablasını sokak ortasında tekme tokat dövdü, daha sonra da iki kadın bunu kendine yediremeyip Şirin'i sıkıştırdı ve dövdü. Ben şahsen kadına şiddetin bu kadar alıp yürüdüğü dönemde, kadından kadına şiddetin de bu şekilde gösterilmesi taraftarı değilim ama Şirin seyirciyi o kadar sinir etti ki yüreklere biraz soğuk su serpildi mi? Serpildi. Keşke hastanelik olsaydı da dedik ama Şirin'in yenilmesi, kaybetmesi, sağlam hasar alması demek, dizinin yokuş aşağı inmesi demek. Dengeler eşit olmalı, Şirin hep bir şekilde yırtmalı ama zarar da almalı ki gelecek bölümde bu manyak Şirin ne yapacak ve ona ne olacak diye izleyelim. Bence bu döngü, ah bu aşıklar ne zaman kavuşacaklar ya da, ne zaman intikam almaya başlayacak beklentisinden çok daha güzel. Bu da Kadın'ı bu sezon bitene kadar reytinglerde birinci yapar.
Yorumlar