Son günlerde canım sıkkın olduğundan mıdır yoksa okuduğum yasaklanma haberlerinin etkisinden midir bilmem sık sigara tüttürür oldum.
Güzel bir film izlerken, ‘’çayın yanına bir tane yaksam ne olacak’’ deyip deyip yakıyorum. Hele yazı yazarken çok iyi eşlik ediyor kabul ediyorum.
Tüm ‘’sigara içersen seni bir daha öpmem’’ tehditlerine rağmen gizli gizli sigara içiyorum.
Ben tiryaki değilim, yakın tarihte çok sevdiğim birini kaybettim, aslında sebep bu, film, yazı, çay bahane sigara ‘’yas’’a tek çare.
Peki, ama ya tiryakiler?
Kapalı alanlarda, açık alanlarda, barlarda, restoranlarda, kahvehanelerde, taksilerde, bekleme salonlarında, kafeteryalarda, otellerde yasak sigara.
Bir evimizin salonuna yasak gelmedi o da yakındır.
Sigara içenlere öpüşmeyi de yasaklarlarsa hiç şaşırmayın.
İçmeyi bırakın sigarayı düşünmek bile yasak. Ne reklâmlarda ne de filmlerde aleni değil bulanık görüyoruz kendisini.
Bu sigara başlama sayısını azaltıp, bırakan sayısını çoğaltır mı bilemem ama tiryakilerin ciddi bir sorunla karşılaşacağı aşikâr.
Yok, öyle kafelerde laflarken kahvenin yanında tüttürmek ya da barda sevdiğiniz bir şarkı çalarken loş ışıklar arasında yak bir sigara çekmek.
Barda, güzel bir bayanla tanışmak için kullanılan en işe yarar bahane artık puf dedi gitti.
Ve en sık sorulan soru ‘’ Ateşiniz var mı acaba?’’ yı unutun, olsa bile veremez yasak!
Artık sigara ikram etmek yerine nane şekeri uzatır insanlar birbirine.
Çakmak kurtarıcı hediye olmaktan çıkar. Çünkü sahibi ofiste, dışarıda çıkartamayacağından ne kadar şık olduğunu da sergileyemeyecek, evde içilen sigaranın da neyle yakıldığı çok mühim değil bence.
İyi ki tiryaki değilim bir de olsam daha neler yazardım kim bilir.
Ben yakında bırakıcam, zaten alışmadım ( hep öyle derler biliyorum ama doğru) şu durumda bırakamayan tiryakilere sabır dilemekten başka bir şey gelmez elimden.
Bu yazıyı okuyup efkârlananlar, kapalı alandaysanız sigaranızı yakmadan önce tekrar düşünün derim.
Güzel bir film izlerken, ‘’çayın yanına bir tane yaksam ne olacak’’ deyip deyip yakıyorum. Hele yazı yazarken çok iyi eşlik ediyor kabul ediyorum.
Tüm ‘’sigara içersen seni bir daha öpmem’’ tehditlerine rağmen gizli gizli sigara içiyorum.
Ben tiryaki değilim, yakın tarihte çok sevdiğim birini kaybettim, aslında sebep bu, film, yazı, çay bahane sigara ‘’yas’’a tek çare.
Peki, ama ya tiryakiler?
Kapalı alanlarda, açık alanlarda, barlarda, restoranlarda, kahvehanelerde, taksilerde, bekleme salonlarında, kafeteryalarda, otellerde yasak sigara.
Bir evimizin salonuna yasak gelmedi o da yakındır.
Sigara içenlere öpüşmeyi de yasaklarlarsa hiç şaşırmayın.
İçmeyi bırakın sigarayı düşünmek bile yasak. Ne reklâmlarda ne de filmlerde aleni değil bulanık görüyoruz kendisini.
Bu sigara başlama sayısını azaltıp, bırakan sayısını çoğaltır mı bilemem ama tiryakilerin ciddi bir sorunla karşılaşacağı aşikâr.
Yok, öyle kafelerde laflarken kahvenin yanında tüttürmek ya da barda sevdiğiniz bir şarkı çalarken loş ışıklar arasında yak bir sigara çekmek.
Barda, güzel bir bayanla tanışmak için kullanılan en işe yarar bahane artık puf dedi gitti.
Ve en sık sorulan soru ‘’ Ateşiniz var mı acaba?’’ yı unutun, olsa bile veremez yasak!
Artık sigara ikram etmek yerine nane şekeri uzatır insanlar birbirine.
Çakmak kurtarıcı hediye olmaktan çıkar. Çünkü sahibi ofiste, dışarıda çıkartamayacağından ne kadar şık olduğunu da sergileyemeyecek, evde içilen sigaranın da neyle yakıldığı çok mühim değil bence.
İyi ki tiryaki değilim bir de olsam daha neler yazardım kim bilir.
Ben yakında bırakıcam, zaten alışmadım ( hep öyle derler biliyorum ama doğru) şu durumda bırakamayan tiryakilere sabır dilemekten başka bir şey gelmez elimden.
Bu yazıyı okuyup efkârlananlar, kapalı alandaysanız sigaranızı yakmadan önce tekrar düşünün derim.
Yorumlar